Molibdomansi
(Kurşun Dökme)
- Simya
Molibdomansi ya da bizdeki adıyla Kurşun dökme ritüeli Antik Yunan’da da olan oldukça popüler bir temizlik ve kehanet yöntemidir. En basit tabiriyle eritilmiş kurşun ya da kalayın soğuk suya atılmasıyla gerçekleştirilir. Soğuk suya atılan metalin çıkardığı ses, oluşturduğu form ve ritüel boyunca gözlenen sonuçlarla birlikte kurşun dökülen kişiye ait teşhislerde ve kehanetlerde bulunulur.
Örneğin kurşunun büyük bir topak halinde form alması iyiye işarettir. Şikayet her ne ise yakın zamanda iyileşecektir. Göz formların oluşması nazara, kurşunun kül gibi dağılması da hastanın iyileşmeyeceğine yorulur. Anadolu’nun bazı bölgelerinde ise kurşunun aldığı forma bakılarak hastalığın ya da nazarın kaynağı hakkında kehanette bulunulur. Suya düşerken çıkarttığı sesin yüksek olması da nazarın etkisinin geçtiğine inanılır.
Bazı bölgelerde erkekler tarafından icra edilse de genelde kurşun dökenler kadınlardır. Çünkü kurşun dökme ritüeli Türklerin erken dönemlerinde toplumun dinî, siyasi ve ruhanî liderinin kadınlar ve onlar tarafından ateş kültüyle alakalı olmasıdır. Türklerde ateşin ruhu dişildir, Tanrıça Umay Ana, Od (Ateş) Anadır.
Günümüzde bizim topraklarımızın yanı sıra halen Avusturya, Almanya, Finlandiya, Estonya, Letonya, İsviçre ve Balkan Ülkelerinde bu inanış ve ritüeller devam etmektedir.
Kurşun dökme sadece Anadolu ve Balkan değil Avrupa’da çok geniş bir bölgeye yayılmış bir ritüeldir. Sembolik detayları ise şöyledir: Kurşun dökme ritüelinde üç önemli unsur vardır: 1- Ateş 2- Ateş ile eritilen Kurşun 3- Su Ateş ilahi kaynağın bir tezahürüdür. Dolayısıyla bu ateş ile eritilen kurşuna metaline ilahi kaynağın gücü transfer edilmiş olur. Kurşun ise ana metallerden en ağır olandır ve Satürn ile ilişkilidir. Simyadan da hatırlayacağınız üzere dönüşümdeki esas amaç kurşunu altına yani en adi metali en asil metale çevirmektir. Yani kurşun insanın “hasta” halinin bir tezahürüdür.
İlahi ateşin saf gücünü alan kurşun suyun iyileştiriciliği içinde hem hastalığı şifalandırmaya, hem de aldığı şekle göre kurşun döken kişinin kehanette bulunmasına yardım eder. Balkanlarda kurşun dökme için tercih edilen gün Cumartesi’dir. Çünkü -belki artık o kadar bilinmese de- cumartesi günleri Satürn gezegene adanan günlerdir. Yani gezegenin etkisi en yüksektedir.
Bu arada Türk Simyası’na ait ilk kaynaklar Göktürk yazıtlarında bulunur. Ama bu başka bir postun konusu.